25 Haziran 2016 Cumartesi

Yayılmak,Şımarmak,Keyif...Ne Derseniz!


    Çok okuyan mı? yoksa cok gezen mı? Bence Cok gezen..Neden mı? Bir yerin tarihini, dokusunu, havasını,suyunu koklayarak ve tadarak kesfediyorsunuz..Farklı hayatlara dokunup farklı kulturlerle tanısıyorsunuz.Bundan daha keyiflisi yok..
   
    Ben her geziye gittigimizde, gezdigim yerlere dokunurum.Hissetmeye calışırım,yaşarım.Eski  esyalar, eski yapılar, bastığım toprak, duydugum koku beni baska diyarlara goturur.
Hiç tanımadığım insanlarla oturup sohbet ederim.Onlari dinlerim.Bakis acilarini ,yaşanmışlıklarını, yaşadıklarını konuşurum..Onlardan almam gerekenleri alıp cebime koyarım. 
   
   Yaklaşık sekiz yıl önce geldiğim Ayder yaylasının ne kadar değiştiğini gördüm.Tam bir turistik mekan haline gelmiş.Sekiz yıl önce, Giresun'a ailemi ziyarete gittigimde babam ve annemi de alarak Ayder'e gelmiştik.Simdi bir eksiğiz!...
 İnsanın baba topraklarında olması, doğduğu toprakları koklaması, havasını suyunu doya doya içine cekmesi müthis bir duygu..Ben bugun Ayder yaylasını adım adım, çığlık atarak,  şükrede sükrede ağlaya ağlaya gezdim. Esim sasırdı.Çok mutluyum dedim telaş etme. Karadeniz benim dogdygum ve buyudugum toprak. Cok ozlemlslm. Inanin bana ruhum dinlendi, ARINDIM!!!

  Belkide pek çoğunuzun duydugu  Ayder yaylasına  buyrun bir de  benim gözümden bakın.Bizim fotoğraglarımızla gezin...

Fotoğrafların hemen hepsi Suleyman Kumkum'un objektıfınden...

 Kaldığımız otel Villa de Pelit..
Çok şık , temiz, hertürlü konforun hakim olduğu bir otel..Bizim için en onemlisi evcil hayvan dostu olması..Guler yuzlu personeline gosterdikleri ilgiden dolayı tesekkur ederiz..



Gelin Tulu Şelalesi..Suların dokulusu gelin tulune benzetildiği için bu adla anılıyor. Seyretmesi gercekten çok keyıflı...


Ayder Yaylasındaki yapıların hemen hepsi ahşap.Ramazan ayında pek çok işletme mekan ve bahce bakımında..Ramazan sonunda rezervasyonların dolu oldugu soyleniyor.Esnaf mutlu...Otelimize yakın bir evden kare.. 


Karadeniz'de yeşilin her tonunu görmek mümkün... Buyrun size doğal ortam.


Yayılmak, şımarmak, keyif, hızur.. Ne derseniz!


Selaleyi görünce  ismini ve hikayesini öğrenmek aklıma gelmedi dogrusu.. Suyun sesi insana huzur veriyor...Stres yok, gurultu yok, trafik yok, her seyden uzak sadece gumbur gumbur dağlardan gelen su seisi! Hem dinledim hem ağladım.Şaşırmayın! Mutluluk...





Ayder'de kahvenın kozde yapılmışını içeceksiniz..







Renklerin muhtesemliğine bakın..


Merhabaaa!




Otelimizin penceresinden..




Esime tursu kavurması, mısır ekmeği yemeden donmem dedım! Gunduzden siparisler verildi..Mis gıbıydi..Karadenize gıdıersenız yemeden geri donmeyin..


Otelimizden...


Oğlum Ayder'e bayıdı..




Esim fotograf cekmeyi seviyor ama iş cektirmeye gelince orası sıkıntılı! Yakalayabildiğim kadarıyla...



Otelimize yakın bir baska otel...




Nazar Tası...

 Yolunuz Karadenız'e düşerse muhtesem üçlüyu mutlaka görun...Kumbet, Uzungol ve Ayder Yaylası..























23 Haziran 2016 Perşembe

Karadeniz'de Sakli Cennet/Cal Magrasi..

 
  Bu gunku gezi notlarimi ilk Konca'nın Gunluğunde Paylaşmak istedim. Cal magrasını duydunuz mu? 
Çalkoy Trabzon ilinin Duzkoy ilcesine bağli bir mahalle..Denizden yuksekligi 1050 m. Uzungol'den yaklaşık 2,5 saat yol gittikten sonra Çal magrasina ulaştık..Türkiye gerçekten cennet ülke..Hele Karadeniz baba toprağım.. Karadeniz'de attığım adımın, aldığım her nefesin ayrı bir tadı ve anlami var..

  Çal Magrası dunyanın en uzun ikinci magrası olarak biliniyor. Magranin içinde bol sarkıt, dikit,golet ve selaleler mevcut. Icerdeki rahat  hava akımı özellikle astım ve sinuzit hastalarina  tavsiye ediliyor..2003 yilinda ziyarete acilan bu yeralti cennetini yolunuz Karadeniz'e duserse gormenizi tavslye ederim.Sirin bir koyun icinde parlayan bir yildiz..Kesvetmeyi sevenler buyrun bizim objektifimize yansiyanlar. 

Koy halki guleryuzu ve hos sohbetiylle sizi karsilayor..Muze kart gecerl degil.Kisi basi 10 tl odeyerek iceri giriyorsunuz.


Iceri girmeden minik bir golet sizi karsiliyor...


Magranin ici oldukca serin havasi muhtesem.Tamami isiklandirilmis tahta koprulerden  geciyorsunuz.Yururken size icerdeki dere ve selalerin sesi eslik ediyor. Gorevlinin verdiği el feneri magaranin icinde cok isinize yariyor..


Bu sarkitlarin ustu icin icin akan sularla kapli , sular gezerken belli aralıklarla yuzunuze damlıyor..Yolunuz duserse içerdeki temiz havayı derin derin içinize cekin...







Cal magrasında ilerlerken yol boyu altta sıze eslik eden dereler donduğunuz her yonde sizi takip ediyor..


Magranın iç işiklandırması ve bakımı cok iyi..İlerlediğimiz yolların haricinde sagli sollu zaman zaman karsiniza cikan ancak fener tutarak görebileceğiniz girisler mevcut..






































22 Haziran 2016 Çarşamba

Karadeniz/ Uzungöl... Sultan Murat Yaylası/Şehitler Tepesi


  Bu gunku duragımız Tarbzon /Uzungol oldu..Sahane bir yer. İki yıl once de burayı ziyaret etmiştik.İki sene içinde daha da gelişmiş.Pek çok turistik dukkan açılmış.Yapim aşamasında olan hoteller ve cevre düzenlemeleri tamamlanmis.Ozu boızulmadan cok guzel bungalowlar ve otantik dekore edilmiş cafeler gölün cevresindeki yerini almış.

  Yolunuz Trabzon'a düşerse görmeniz gereken yerlerin en önemlisi Sümela manastırı ve Uzungöl...
Peki gun boyu neler yaptık? Ben susayım resimler konussun...

Bazen görduklerinizi fotograflara yansıtamazsınız..Dagların arasında o kadar muhtesem bir göl ki..
Bu kareler bizim objektifimize yansıyanlar..


Bulusma noktası Uzun Gol olan Bir selale...



Renklerin muhtesemliğine bakın!



Burda yesilin her tonunu görmek mümkün...Bunaltıcı sıcaktan uzak hatta serin..Biraz daha yukarılara çıkıldığında dagların etekleri karlarla kaplı..




Uzungölden yaklaşık 40 dakika uzaklıkta  olan Sultan Murat yaylası...Bulutların arasında muhtesem doga ve tarihin içice geçtiği Sehitler Tepesi...Burda 1.Dunya savası sırasında sehit düşen 71 Mehmetciğimiz yatıyor..


Sultan Murat Yaylası Sehitler Tepesi.. 


Rakım 2.200 Sultan Murat Yaylası...